Boyalar: Boyalar, mikroorganizmaların DNA'sı ile birleşikler
oluşturarak bunun aktivitesine, replikasyonuna ve protein sentezine mani olurlar. Bazik
boyalar, asit veya nötr boyalardan daha etkili olup, mikroplardaki nukleik asit
yapısında bulunan fosforik asit grubu ile reaksiyon verirler. Bunun sonucu olarak ta DNA'nın replikasyonu ve protein sentezleri durur ve
bakteriler ölürler. Boyaların mikrobisid ve fungisid etkileri yanı sıra, mutagenik
bir özellik de taşırlar.
Mikrobiyoloji laboratuvarında, mikropları boyamada, selektif besi
yeri hazırlamasında, mikropların direncini tayinde ve tip ayrımında çeşitli
karakterdeki (asit ve baz) boyalardan yararlanılır. En çok kullanılan boyalar
arasında, jansiana moru, metilen mavisi, fuchsin, brillant yeşili, malaşit yeşili v.s
vardır. Gram pozitif mikroplar, boyalara, Gram
negatiflerden daha duyarlıdırlar. Malaşit yeşili balık havuzlarında 1 ppm oranında
dezenfektan olarak, metilen mavisi ve kristal violet te algisid ve fungisid olarak
kullanılırlar. Mikroorganizmalar, boyaların çeşitli konsantrasyonlarında inhibe olurlar.
Örn. S. aureus, malaşit yeşilinin 1/1.000.000, E.
coli ise 1/30.000 yoğunluğunda üremezler. Selektif
besi yerlerine kristal violet, metilen mavisi, brillant yeşili 1/100.000 oranında
katılır. Burada, Gram pozitifler üremezler. Brusella etkenlerinin tip tayininde,
fuchsin ve thionin'den yararlanılır. Akridin boyaları (akriflavin, tripaflavin, v.s.)
da bakterisid ve bakteriostatik etkileri yanı sıra mutagenik tesire de sahiptirler.
Akridin boyaları, bakteri ve memeli hücrelerinde nukleik asit sentezini bozarlar.