Katı Ortamlarda Üreme

Katı ortamda ekilen mikroorganizmalar, sıvı besi yerlerine oranla daha sınırlı bir üreme şansına sahiptirler. Koloniler oluşmaya başladıktan sonra birçok faktörlerin etkisi altına girerler ve bunlar da büyüme ve üreme üzerine genellikle olumsuz yönde etkilerler. Bu nedenlerin başında;

1- Kolonilerin üst kısmında veya tepe bölgesinde bulunan mikroplara gıda maddelerin diffusyonla ulaşması güçleşir.
2- Kolonilerin altında ve civarında bulunan gıda maddeleri kısa bir süre sonra azalmaya başlar ve buna bağlı olarak da diffusyon sınırlanır.
3- Kolonilerden uzak bölgelerde bulunan gıda maddelerinin koloniye kadar gelebilme olasılığı azalır.
4- Hücre içinde oluşan metabolizma artıkları ve toksik maddeler dışarı atılamaz ve hücre içinde birikirler. Bu nedenle de metabolizma bozulur ve üreme kısıtlanır. Aynı durum, hücre dışına çıkması gereken ve çok lüzumlu göreve sahip olan enzimler için de söz konusudur.
5- Kolonilerin en üstündeki mikroorganizmalar gıdayı yeterince alamadıkları için dejenere olmaya başlarlar.
6- Etrafta gelişen diğer koloniler nedeniyle, beslenme alanı giderek daralır.
7- Basınç nedeni ile koloninin alt yüzünde bulunan mikroplar da dejeneresyon görülebilir. Ancak petri kutusu etüve ters konulduğundan bu basınç üreme döneminde oldukça azdır.
8- En alttaki mikroplardan dışarı çıkabilen toksik maddeler agarın yüzeyine yayılırlar.
9- Mikroplar birbirine bitişik durumda olduklarında, üreme kısıtlanır. Ancak, kenardakiler serbest üreme şansına sahiptirler.
10- Katı ortamlarda gıda diffüsyonu genellikle güçtür.
11- İnkubasyon ısısı nedeniyle, besi yerinden devamlı su kaybı, ortamın kurumasına ve diffusyonun daha zorlaşmasına sebep olur.

Yukarıda bildirilen nedenlerle bir bakterinin katı ortamda üremesi, sıvı besi yerlerine oranla daha zor olmakta, generasyon süresi, sayısı ve populasyon miktarı bakımından da noksanlıklar göstermektedir. Katı ortamlar ne kadar yumuşak ve koloni sayısı da az olursa, gelişme ve üreme daha fazla olur ve koloni çapı büyür.

Kolonilerin uygun besi yerlerinde gözle görülebilir bir düzeye ulaşabilmesi için geçen süre mikroorganizmalar arasında değişiklikler gösterir. Bu durum, mikropların cins ve türlerine özgü bir karakterdedir. E. coli, P. vulgaris, P. aeruginosa, S. aureus ve diğer bazı mikroplar 24 saat içinde veya daha kısa bir sürede gözle görülebilecek büyüklükte koloniler oluşturmasına karşın, S. enteritidis, S. pyogenes, C. pyogenes genellikle 48 saatten sonra, B. abortus ve diğer brusella türleri, PPLO'lar 4-5 günden sonra görülebilir düzeyde koloniler meydana getirirler. M. tuberculosis 'de bu süre 15-20 gün kadar sürer.

Koloni içinde mikroorganizmalar yığınlar halinde bulunurlar. Bu nedenle streptokok ve stafilokokların birbirlerinden ayırmada, katı besi yerinden ziyade sıvı ortamlarda üreyen kültürlerden boyalı preparatlar hazırlanmalıdır. Katı ortamlardan yapılan boyamalarda streptokoklar, stafilokok gibi görülebilirler.

Kolonilerin rengi, kokusu, yapısı, şekli, büyüklüğü, parlaklığı, besi yerine yapışma durumu, hemoliz yapma özelliği, ve diğer karakterleri mikroorganizmalar arasında farklar gösterir ve bu özellikler, cinslere, türlere, besi yerlerine, çevresel koşullara bağlıdır.